Pedagoji Okulu
New member
Soru : İki erkek çocuğumuz (15 ve 11 yaşlarında) var.Evdeki bilgisayar,oyun aracı bazen de çocukların ödevi için kullanılıyor.Şimdiye kadar bilgisayarda oyun oynamayı kısıtladık.Hafta sonları 1,5 bazen 2 saat oynamalarına izin veriyoruz.Bu davranışımız doğru mu ? Çocukları kısıtlama ile duyarsızlaştırır mıyız acaba? Zaten çocuklarımızı yanlış davranışlarımızdan dolayı duyarsızlaştırdığımızı düşünüyorum.Acaba duyarsız çocukları bu saatten sonra duyarlı hale getirebilir miyiz ?
Cevap : Çocuklar kısıtlandıkça değil , kısıtlamalara karşı tepki veremedikçe duyarsızlaşmaya başlar.
Eğer çok kısa bir çözüm isterseniz,size şunu dikkat çekmenizi öneririm : Bir ebeveyn olarak bilgisayardan daha cazip aile ortamı oluşturmadıkça çocuğu bu alışkanlığından vazgeçirmekte zorluk çekersiniz. Önce çocuğunuza iletişimi yüksek bir aile ortamı sunun, sonra bilgisayar bağımlılığından koparmaya çalışın.Mümkün olduğunca kendi yaşlarına göre çocukların sınırlarını genişletmeye çalışın.Geçmiş dönemlerdeki duyarsızlaşmalar ise 'annenin' çocuklarla daha yakın iletişim içine girmesi ile aşılabilecek bir problemdir.Çocuk anne ile ne kadar 'duygusal bir iletişim 'içine girebilirse ,sorun o kadar kolay aşılabilir .Çocuk eğitiminde hiç bir zaman geç kaldık denilemez, yeter ki çocuk yetişkinliğe girmemiş olsun.
Cevap : Çocuklar kısıtlandıkça değil , kısıtlamalara karşı tepki veremedikçe duyarsızlaşmaya başlar.
Eğer çok kısa bir çözüm isterseniz,size şunu dikkat çekmenizi öneririm : Bir ebeveyn olarak bilgisayardan daha cazip aile ortamı oluşturmadıkça çocuğu bu alışkanlığından vazgeçirmekte zorluk çekersiniz. Önce çocuğunuza iletişimi yüksek bir aile ortamı sunun, sonra bilgisayar bağımlılığından koparmaya çalışın.Mümkün olduğunca kendi yaşlarına göre çocukların sınırlarını genişletmeye çalışın.Geçmiş dönemlerdeki duyarsızlaşmalar ise 'annenin' çocuklarla daha yakın iletişim içine girmesi ile aşılabilecek bir problemdir.Çocuk anne ile ne kadar 'duygusal bir iletişim 'içine girebilirse ,sorun o kadar kolay aşılabilir .Çocuk eğitiminde hiç bir zaman geç kaldık denilemez, yeter ki çocuk yetişkinliğe girmemiş olsun.