İç Konuşma

Bayan Koala

New member
Merhaba,

İç konuşmanın pedagojideki yeri nedir acaba? Daha önce yapılan konuşmaları, yazışmaları ya da kendi kendine kurgulanan diyalogları içinden sürekli tekrar etmek ne anlama gelir, neyi gösterir, ne yapılmalıdır?
 

Beyazgül

New member
Merhaba,

İç konuşmanın pedagojideki yeri nedir acaba? Daha önce yapılan konuşmaları, yazışmaları ya da kendi kendine kurgulanan diyalogları içinden sürekli tekrar etmek ne anlama gelir, neyi gösterir, ne yapılmalıdır?

Bahsettiğiniz surekli kendi kendine içinden konuşup düşünmeksebu bende de sürekli oluyor bende cevabını merak ediyorum
 

Bayan Koala

New member
Biraz açayım ne demek istediğimi. Mesela bu forumda bir şeyler paylaşmak istiyorum ve nasıl yazmam gerektiği konusunda düşünüyorum. Yazmak istediğim cümleleri içimden defalarca tekrar ediyorum. Ya da yoldan geçerken bir arkadaşımı gördüm 3 - 5 dk sohbet ettik, ben eve gidene kadar bu konuşmayı sürekli tekrarlıyorum. Tekrar ettiğim şeylerin çok önemli olması gerekmiyor sanırım. En son kiminle nasıl bir iletişim kurmuşsam, ya da kurmayı planlıyorsam o diyalogları tekrar ediyorum. Bazen de gerçek hayatta hiç söylemeyeceğimi bile bile içimde bir diyalog kuruyorum ve sürekli tekrar tekrar konuşuyorum, eğer içinde şaka geçiyorsa gülüp, hüzünlü şeyler kurmuşsam üzülebiliyorum. Ama gerçek olmadığının farkındayım, yani gerçekten üzülmüyorum da istesem, durumu ilerletip gözlerimin dolmasını da sağlayabilirm hani :D Tabii tek başımayken oluyor daha çok, o an biri gelse hemen toparlarım. Başkalarıyla konuşurken de çok sık dalıp, ne diyordun, diye soruyorum aslında. O bana gerçek hayatta bir şeyler anlatırken, ben içimde başka birine başka şeyler anlatabiliyorum sanırım :)
 
Son düzenleme:

Bayan Koala

New member
Aidiyet kitabında konuyla ilgili birkaç cümleye rastladım az önce: "... iç sesleriyle meşgul olanların yüreğinde olumsuz hisler kabarıp büyür, içinden çıkılmaz bir hal alır. Kişi iç dünyasında konuştuklarını kendini emniyette hissettiği, bağ kurduğu biriyle paylaşmalı, ondan onay ve destek almalıdır."
 

Bayan Koala

New member
Dogru yerdesin canim icinden geldigi gibi yaz enter tusuna bas gitsin
:) İnanın öyle yapıyorum, uyayamadım dün gece kalkıp yazdım biraz "Güvensiz Bağlanmış Gençler" altında. Admin'den de birkaç şey rica ettim. Birisi gençlere yönelik bir bölüm açılması yönünde. Evlenmeden önce gibi, daha çok 18-24 yaş arasına yönelik. Çünkü çocuğu olmayınca çok katılamıyor insan diğer konuşmalara ve anneler çocuklarıyla bağlanmaya çalışıyor ama kendi ailesiyle bağlanamamış evli olmayan gençlerin biraz daha yönlendirilmeye ihtiyacı var bu konuda. Kişilik problemleri çok yaşanıyor bu dönemde. 20 yaşında sorunları olan biri mesela kendi ailesinden yardım alamıyor evli de değil, arkadaş çevreleri belli olmuyor...

Adem hoca pedagog ve aile danışmanı olduğu için gençler dinlemiyor halbuki ben daha önce yıllarca araştırmama rağmen Adem hocadan öğrendim asıl nedenleri. Geçen arkadaşıma "Güvenli Bağlanma" kitabını tavsiye ettim mesela o da evelenip de çocuk sahibi olunca alırım dedi. Daha sorumlulukları yokken sorunlu gençlere de bir el atmak lazım sanki...

Bir de adminden üye adının değişebilir olmasını rica ettim, olur da yeni yeni Adem hocayla tanıştırdığım annem, ablamlar foruma gelirlerse lazım olur diye :)
 
Aidiyet kitabında konuyla ilgili birkaç cümleye rastladım az önce: "... iç sesleriyle meşgul olanların yüreğinde olumsuz hisler kabarıp büyür, içinden çıkılmaz bir hal alır. Kişi iç dünyasında konuştuklarını kendini emniyette hissettiği, bağ kurduğu biriyle paylaşmalı, ondan onay ve destek almalıdır."
Değerli [MENTION=5502]yBeB[/MENTION]

Ne kadar samimiyetle paylaşmışsınız 😌

Aslında iç ses ile kastedilen şey, olumsuz hisleri uyandıran ses... Mesela doğal halinizde, sakince konuşmak geliyor içinden. O sırada iç ses diyor ki "Ne o öyle mıy mıy mıy! Dik oturup seslice konuşsana!" İşte bu, iç ses... insanın doğal halinde kalmasının önüne geçen, olduğu gibi olması konusunda kaygı uyandıran bir ses...

Bahsettiğiniz iç konuşmalar ise, sanki yaşamın olduğunuz gibi olamadığınız karelerini hayal aleminde yeniden canlandırıp, orada "olduğunuz gibi olabilme" yi yaşama hali olabilir mi 😊

Ya da kendiniz olabildiğiniz bir diyalog geçti ise yaşamda, o diyaloğu içinizde tekrar tekrar yaşayarak, aslında kendiniz olmanın keyfini devam ettirmek olabilir mi?

Bu durumların ikisi de, benliğimizin en güçlü ihtiyacı olan "var olma" ihtiyacının -ki bu da ancak olduğu gibi olmakla mümkün- karşılanması için, hayal aleminde bulduğu bir çözüm olsa gerek... Orada onarıyor insan kendini, iyi ediyor...

İyi ki hayaller var değil mi 😃

Umarım yaşamın tüm gerçekliği içinde de kendimiz olabilecek güce erişebiliriz...
 

Bayan Koala

New member
Bahsettiğiniz iç konuşmalar ise, sanki yaşamın olduğunuz gibi olamadığınız karelerini hayal aleminde yeniden canlandırıp, orada "olduğunuz gibi olabilme" yi yaşama hali olabilir mi

Ya da kendiniz olabildiğiniz bir diyalog geçti ise yaşamda, o diyaloğu içinizde tekrar tekrar yaşayarak, aslında kendiniz olmanın keyfini devam ettirmek olabilir mi?
Olabilir mi? Olur tabii, tam da dediğiniz gibi olur :) O zaman, madem bu konuşmalar onarımı sağlıyor, yapılmasında bir yanlışlık yok yani, engellememek devam etmek lazım..?

Umarım yaşamın tüm gerçekliği içinde de kendimiz olabilecek güce erişebiliriz...
Bunun farkındayım yani kendim olmadığımın ama bazen kendimin kim olduğunu bilmiyorum. Diyelim ki başım çok ağrıyor. Dayanamıyorum ağrısına. Yanımda kimse yokken rahat çekiyorum o ağrıyı ama yanımda insanlar varken aynı şekilde hareket edemiyorum. Çok ağrımasına rağmen kendimi kontrol edip tepki vermiyorum. Sonra madem tepki vermeden durabiliyorum acaba ağrımıyor da ben başka bir sebepten dolayı ağrıyormuş gibi mi yapıyorum, diyorum. Şimdi bu baş tam olarak ağrıyor mu ağrımıyor mu? Ağrımış olmak için mi ağrıyor, gerçekten bir sebebi var mı? :D

Baş ağrısı çok somut oldu. Herhangi bir durum karşısında birkaç farklı şekilde hareket edilebiliriz öyle değil mi? Ben istediğimi seçip şöyle hareket edeyim diyorum mesela ve seçtiğim gibi devam ediyorum. Başka bir zaman aynı durumda başka bir seçenekle devam edebiliyorum. Yani içimden geldiği gibi değil aklımın dediği gibi yapıyorum çünkü içimden bir şey gelmiyor o an. Daha sonra geldiğinde onu kendi içimde yaşıyorumdur belki ama insanlarla birlikteyken, onlarla iletişim kurarken beynim duruyor bazen, sanki tek başamayken çalışanla herkesin içinde çalışan aynı beyin değil gibi.

Bu konuda bir öneriniz var mı acaba, insanın kendini bulması, öyle hareket etmesi için? [MENTION=797]Eğt.Dnş.Rümeysa Telli[/MENTION]
 

Sabah

New member
Bende de var bu huy da pek Rümeysa Hanimin yazdigi gibi iyimser yaklasamiyorum. Kucukken annemi kizdirmamak icin icimde konusurdum once herseyi ona soylemeden. Iyice tartar sonra ona soylerdim. Ya da kizdirmissam ona soylemediklerimi kendi icimde onunla konusurdum. Boyle boyle ben huy kaldigini dusunuyorum artik. Simdilerde kendimi yakaladigim zaman bi sus ya ne gevezesin yiyorsa git bunu ona -icimde konustugum kisi kim ise- soyle yemiyorsa da sus dirdir edip durma kafam sisti, diyorum :) cok zevkli bisey gerci ama bir yerden sonra cok yorucu oluyor ya.
 

sekerparem

New member
oğlumla konuşarak çözdüm ben bu durumu :)
daha bir aylık olmamıştı emzirmek için odada yalnızdık.sohbet eder gibi konuşurdum oğlumla.hikaye anlatır şarkı söylerdim.
dinliyorum seni dercesine sesler çıkartırdı.zamanla o benden önce ses çıkartırdı.ben konusurdum o konusurdu.
kendine benzettin çocugu ,erkek çocugu çok konusmaz kızlar gibi söylemler olsada biz sohbet etmeyi seviyorduk oğlumla.
bu durum benim kendi kendime konuşmamı engellediği gibi oğlumun anlamasını kolaylaştırdı.birisi bişey söylediği zaman tüm dikkatini verip hala bile dinler.

gerçekten çocuklar insanın bir çok yönünü iyi ediyor.
 

Bayan Koala

New member
Ben de konuşuyorum konuşuyorum, sonra yakalayınca işte bu da böyleydiiii, eveeet, anladın mı, diye sonlandırıyorum kendi kendime gülerek:) Günlüğüme yazıyorum bazen de. Adminden bir de böyle bir bölüm açmasını mı rica etsek acaba. Forumda "Bugün içimden şöyle konuşuyordum" bölümü.

Kaynananma:
........
Anneme:
........
Babama:
Ya ben hiçbirinizi özlemiyorum. Sen böyle davrandıkça ben bir daha gelmicem bu eve o olacak. İstersen bir düşün sevgili babacığım, belki değişmek istersin.
Eşime:
.......

Bildiğin dedikodu bölümü gibi oldu :D
 

kitapzede

New member
Allah De Ötesini Bırak kitabini okudunuz mu? Akıl konusunda güzel bakış acilari var yazarin.

Ben kitabın adına, görüntüsüne ve etraftan duyduğum onaylayan sözlere kanarak almıştım bu kitabı. Lise 1'e gidiyordum o zaman. Neyin ne olduğunu pek bilmiyordum. Birilerine önerdiğim bile oldu kitabı. Daha sonra fark ettim ki, sizin de okuduğunuzda rahatlıkla fark edebileceğiniz şekilde insanı günaha teşvik ediyor. Allah'ın her şeyi affedecek kadar büyük oldugunu söyleyerek de rahatlatmaya çalışıyor insanı kitapta. Tabii bu kısımlar çok fazla eleştiri alınca, insanlar tarafından fark edilince kitabın o kısımları kaldırılmış ve yeniden basılmış. Yazarın geçmişi iç açıcı değil. Kitabı nasıl yazdığını ve kendisinin kim ve neci olduğunu araştırmanızı öneririm. İnternette kitabın silinen bölümlerinin fotoğrafları ve bu bilgiler de var. Asla okunmamalı diyorum ve yazımı sonlandırıyorum :)
 
Üst