Kırılma Noktası

bengibade

New member
ben bir tartışma yaşayınca neden hemen cevap veremiyorum. aslında içimde fırtınalar kopuyor ama ağzımı açamıyorum. olay geçtikten sonra cevap veriyorum. bazen yüz yüze bazen de bir mesaj veya bir mektup yazıyorum. bazen de o yarayı öyle bırakıyorum. doğru mu yanlış mı yapıyorum bilmiyorum. bir de böyle bir duruma düşünce nedense bütün sosyal iletişim hesaplarını kapatasım var. mesala facebook hesabım yok açmam da.. instagram var kökten silesim var. whatsap da kullanasım yok ama iş için mecburum. neden bu duyguya kapılıyorum.
 

baharibeklerken

New member
içimden itiraz duygusu oluşuyor. Biraz karşıyı kaybetme duygusu agir basıyor. Birazda ya daha çok canımı acitirsa...

Itirazinizin ayrı, kaybetme ve daha çok acı korkusunun ayrı peşinden giderek ipin ucunu tutup devamını ardında ne olduğunu sorabilirsiniz.
Itirazinız neye kime meselâ. Bu duyguyu hissettiğiniz başka tecrübeler neler? Arada ne gibi benzerlikler var? Itiraz ettiğiniz şeyi kaldırsanız artik bitse nasıl olur ne olur ? Gibi
Neyi kaybetmekten korkuyorsunuz? Ne olur da daha cok aci cekersiniz vb gibi bir cok soru sorarak duygularınızın ardını deseleyerek kök duyguya ulaşmaya çalışabilirsiniz.
Çoğunlukla bu tür duygular varıyor bir çocukluk anısında birleşiyor. O âna gidip o çocuğu donup kaldığı andan ve duygudan çıkarmak iyi gelebiliyor.
Selâmetle
 

bengibade

New member
Itirazinizin ayrı, kaybetme ve daha çok acı korkusunun ayrı peşinden giderek ipin ucunu tutup devamını ardında ne olduğunu sorabilirsiniz.
Itirazinız neye kime meselâ. Bu duyguyu hissettiğiniz başka tecrübeler neler? Arada ne gibi benzerlikler var? Itiraz ettiğiniz şeyi kaldırsanız artik bitse nasıl olur ne olur ? Gibi
Neyi kaybetmekten korkuyorsunuz? Ne olur da daha cok aci cekersiniz vb gibi bir cok soru sorarak duygularınızın ardını deseleyerek kök duyguya ulaşmaya çalışabilirsiniz.
Çoğunlukla bu tür duygular varıyor bir çocukluk anısında birleşiyor. O âna gidip o çocuğu donup kaldığı andan ve duygudan çıkarmak iyi gelebiliyor.
Selâmetle

işin ucu çocukluğa dayanıyor. sevilmek isterdim küçükken. sevildiğimi hissetmek. sanırım bu duygu hala var içimde. evin en küçüğü idim. ama pek ilgi ve alaka yok idi sanırım. kalabalık bir aile idik. yaşıtım olan yeğenlerim vardı. eniştemin işi doğru dürüst yok diye aile büyüklerim maddi manevi yardım ederlerdi. hatta ablam derdi ki sen doğduğunda annem seni emziremedi. sütü yoktu. ben bebeğime süt alırdım. şişede arta kalanı sana verirdim. bana bir şey alınsa aynısı yeğenlere alınırdı. neymiş onların alacak gücü yok. hep bu cümle ile karşı karşıya gelirdim. eğitim hayatım bile aynı kalite ile yaşatılmak istedi ama olmadı. mesela babam hasatı satmaya gidince ne istiyorsunuz diye sorardı. bi büyüğüm abim vardı. ayakkabı spor olsun derdi. bende aynısını isterdim. ayakkabı gelirdi spor ama bana göre değil. abime gelmiş. ve pembe. baba ama bu pembe derdim kızlar için mi. babam yok be ne fark eder giyer işte. abim giymedi pembe diye. iyi hatırlıyorum ben onu giydim ayağıma büyük idi. içine pamuk doldurdum. sanırım ya 4. sınıfm ya da 5 :( ve böyle devam etti bu duygular bu yaşıma kadar.
 
Üst