Memleket Problemi

dfndefne

New member
Merhaba, öncelikle yazıma önem verip cevap yazan herkese şimdiden teşekkür ederim. biz eşimle yaklaşık bir yıl görüştükten sonra evlendik. şuan bir buçuk yıldır evliyiz. bu kısa evlilik sürecinde bir sürü sorun yaşadık. şuanda ise o küçük de olsa yaşanan bütün sorunların dışında çok büyük bir problemimiz var. Oysa ben evlenmeden önce kendimi evliliğin bilincinde olan insan hayatını etkileyen en önemli şeylerden biri olduğunu düşünen ve inşallah iyi bir yuva kurarım diye dua eden biriydim. Şuan neden bunları yaşıyorum diye isyana girmemek için kadere bağlayıp düşünmemeye çalışıyorum. Biz ikimizde İstanbul'da çalışıyorduk şuan ikimizde işsiz kaldık. İkimizin de memleketleri farklı farklı ama eşim ısrarla kendi memleketine taşınmak istiyor. Bende diyorum ki biz artık evli insanlarız birimizin dediği olamaz ozaman bende kendi memleketime taşınmak isterim diyorum ve sende benim memleketimi kabul etmezsin diyorum. Hal böyle olunca hem evimizi buraya kurduk burada yaşamaya devem edelim burada iş imkanı da daha fazla diyorum buna da yok diyor ısrarla benim memleketim ben erkeğim sen bana uyacaksın diyor. Halbuki kendisinin memleketinde ailesinin maddi durumu kötü kardeş sayısı fazla kendi kendilerini zor idare ediyorlar ama bizim memlekette bizim dükkanımız var evimiz var ve babam şuan çok rahatsız kalp hastası dükkana gidemiyor uzun zamandır bayan haliyle annem gidiyor, bir kız kardeşim var. İçgüveyi olmak istemiyor desek değil evlenme süreçlerimizden beri babam bizim için bir sürü masraf yaptı ve bir yıldır kiramızı benim ailem veriyor ve bütün bunları yaparken de hiç bir zaman dile bile getirmediler ailemi övmek gibi olmak istemiyorum ama ailem çok mütevazi ve anlayışı siz mutlu olun biz başka bir şey isteniyoruz nerede mutlu olacaksanız orada yaşayın diyorlar. Okadar çok detay var ki onun ailesi söz, nişan düğün hiç bir zaman beni gelin yerine koymadılar ne aradılar bişey yapılması lazım mı diye nede sordular düğünde sadece bir bilezik taktılar evlerine yatılıya gittim ayıptır bunları söylemesi ama ne elime bir havlu ne ayağıma bir terlik gelinmiyim dış kapıdan bir insanmı belli değil. Aslında düşününce kültürler çok farklı belki bütün sorunlar bundan kaynaklanıyor ama bende eşimi seviyorum yuvamız dağılsın istemiyorum ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Bende kesinlikle onun memleketine gitmek istemiyorum orada bir tane arkadaşım yada tanıdığım hiç kimsem yok oraya gidersem psikolojimin bozulacağını düşünüyorum. Geçenlerde çok tartıştık açıkçası bende hiç bir zaman alttan almadım ben gidiyorum sen de arkamdan gelirsin dedi bende gelmeyeceğim dedim tavrımı koydum . Ciddi ciddi gidiyor baktım ben giderim sonra kamyon gönderir eşyaları aldırırım diyor bende sert tavrımı değiştirdim biraz burası bizim evimiz ben buradayım sen gelene kadar bekleyeceğim diye. Git biraz aileni gör gel ben buradayım dedim. Gitti yaklaşık yirmi gün kaldı geldi. Bİzim akrabalar iş buldu ben o işte çalışmam bu işte çalışmam dedi şuan evde oturuyor uzun zamandır çalışmıyor iş bulmaya uğraşmıyor. Gitme gelme konularını geldiğinden beri açmıyor ama her an açabilir . Bende ne yapmam gerektiğini bilmiyorum bir yılda çok yıprandım nerdeyse bana şiddet bile uygulayacağı oldu beni ailesine tercih etti, normalde beni ailesine hiç kötülemezdi benimde onlara karşı hiç bir saygısızlığım olmadı aramızda hep bir mesafe oldu ama ozamanlar ilk defa beni ailesine kötüledi kulaklarımla duydum, normalde böyle biri değildi sevgi dolu şen şakrak, ince düşünceli ama şimdi bu yaşananlardan sonra bu evliliği toparlayabilir miyiz hala bu konu kapanmış değil her an açılabilir bu sefer tavrım ne olmalı yol gösterirseniz sevinirim..
 

Umutluana

New member
Merhaba, öncelikle yazıma önem verip cevap yazan herkese şimdiden teşekkür ederim. biz eşimle yaklaşık bir yıl görüştükten sonra evlendik. şuan bir buçuk yıldır evliyiz. bu kısa evlilik sürecinde bir sürü sorun yaşadık. şuanda ise o küçük de olsa yaşanan bütün sorunların dışında çok büyük bir problemimiz var. Oysa ben evlenmeden önce kendimi evliliğin bilincinde olan insan hayatını etkileyen en önemli şeylerden biri olduğunu düşünen ve inşallah iyi bir yuva kurarım diye dua eden biriydim. Şuan neden bunları yaşıyorum diye isyana girmemek için kadere bağlayıp düşünmemeye çalışıyorum. Biz ikimizde İstanbul'da çalışıyorduk şuan ikimizde işsiz kaldık. İkimizin de memleketleri farklı farklı ama eşim ısrarla kendi memleketine taşınmak istiyor. Bende diyorum ki biz artık evli insanlarız birimizin dediği olamaz ozaman bende kendi memleketime taşınmak isterim diyorum ve sende benim memleketimi kabul etmezsin diyorum. Hal böyle olunca hem evimizi buraya kurduk burada yaşamaya devem edelim burada iş imkanı da daha fazla diyorum buna da yok diyor ısrarla benim memleketim ben erkeğim sen bana uyacaksın diyor. Halbuki kendisinin memleketinde ailesinin maddi durumu kötü kardeş sayısı fazla kendi kendilerini zor idare ediyorlar ama bizim memlekette bizim dükkanımız var evimiz var ve babam şuan çok rahatsız kalp hastası dükkana gidemiyor uzun zamandır bayan haliyle annem gidiyor, bir kız kardeşim var. İçgüveyi olmak istemiyor desek değil evlenme süreçlerimizden beri babam bizim için bir sürü masraf yaptı ve bir yıldır kiramızı benim ailem veriyor ve bütün bunları yaparken de hiç bir zaman dile bile getirmediler ailemi övmek gibi olmak istemiyorum ama ailem çok mütevazi ve anlayışı siz mutlu olun biz başka bir şey isteniyoruz nerede mutlu olacaksanız orada yaşayın diyorlar. Okadar çok detay var ki onun ailesi söz, nişan düğün hiç bir zaman beni gelin yerine koymadılar ne aradılar bişey yapılması lazım mı diye nede sordular düğünde sadece bir bilezik taktılar evlerine yatılıya gittim ayıptır bunları söylemesi ama ne elime bir havlu ne ayağıma bir terlik gelinmiyim dış kapıdan bir insanmı belli değil. Aslında düşününce kültürler çok farklı belki bütün sorunlar bundan kaynaklanıyor ama bende eşimi seviyorum yuvamız dağılsın istemiyorum ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Bende kesinlikle onun memleketine gitmek istemiyorum orada bir tane arkadaşım yada tanıdığım hiç kimsem yok oraya gidersem psikolojimin bozulacağını düşünüyorum. Geçenlerde çok tartıştık açıkçası bende hiç bir zaman alttan almadım ben gidiyorum sen de arkamdan gelirsin dedi bende gelmeyeceğim dedim tavrımı koydum . Ciddi ciddi gidiyor baktım ben giderim sonra kamyon gönderir eşyaları aldırırım diyor bende sert tavrımı değiştirdim biraz burası bizim evimiz ben buradayım sen gelene kadar bekleyeceğim diye. Git biraz aileni gör gel ben buradayım dedim. Gitti yaklaşık yirmi gün kaldı geldi. Bİzim akrabalar iş buldu ben o işte çalışmam bu işte çalışmam dedi şuan evde oturuyor uzun zamandır çalışmıyor iş bulmaya uğraşmıyor. Gitme gelme konularını geldiğinden beri açmıyor ama her an açabilir . Bende ne yapmam gerektiğini bilmiyorum bir yılda çok yıprandım nerdeyse bana şiddet bile uygulayacağı oldu beni ailesine tercih etti, normalde beni ailesine hiç kötülemezdi benimde onlara karşı hiç bir saygısızlığım olmadı aramızda hep bir mesafe oldu ama ozamanlar ilk defa beni ailesine kötüledi kulaklarımla duydum, normalde böyle biri değildi sevgi dolu şen şakrak, ince düşünceli ama şimdi bu yaşananlardan sonra bu evliliği toparlayabilir miyiz hala bu konu kapanmış değil her an açılabilir bu sefer tavrım ne olmalı yol gösterirseniz sevinirim..

Baska sorunlari bir kenara birakarak sadece tasinma isine fikir bildirmek istiyorum. Insanlar ulkeden ulkeye tasiniyorlar ne bir akraba ne bir tanidik ama bir sekilde gerekiyorsa yapabiliyorsun. gideceyiniz yerde esinizin ailesi var, arkadaslariniz yoksa edinirsiniz. Ben olsam bu konunu bu kadar abartmazdim tabi evinizin icini kimse sizin kadar bilemez. Su anda sizi istanbula baglayacak bir sey de yok anladigim kadariyla is , egitim gibi zorunlulugunuz yok. Istanbulda hayat daha pahali belki gider oralarda is bulursunuz bereketiniz de artar daha ucuz kirada oturursunuz en azindan. Olayi iyi yonlerinden gormeye calisin. Aile senin benim kavgasiyla olmuyor maaleesef biz demeyi oyrenmek lazim. Esiniz ve ailesi hakkinda ailenizle arkadaslarinizla konusmamanizi oneririm. Elestirdikce karsidaki insanlar da yorum yapar sorunlar daha da artar size zarari olur. Unutmayin aileniz sizin icin ne kadar kiymetliyse esiniz icin de kendi ailesi aynisidir. Umarim sorunlariniz ustesinden gelirsiniz birlikte. Ev kurmak kolaydir, aile olmak ve bunu surdurebilmektir zor olan.Allah yardimciniz olsun.
 

Hikmet

New member
Bence eşinizin sizin desteğinize ihtiyacı var bı erkek için çalışmadan evde oturmak kolay değil bu durum da onu zorluyordu.senin ailen benim ailem mevzusu olmamalı benim de yaptığım en büyük hata buydu. Bugüne uzaktan bakın yıllar sonra önemli olan birbirinize ne kadar destek olduğunuz olacak.sizin de dediğiniz gibi siz artık ayrı bı ailesiniz ne farkeder nerede yaşadığınız bence eşinizle tabi olmalısınız siz ailelerimize ayrı bireylerinin önemli olan sizin evinizdeki huzurunuz ve bu çoğu zaman bayanın elinde gibi geliyor bana ne kaybedersiniz bu zor günlerde eşinizi yipratmayip onun istediği şehirde yaşasaniz değmez mi evliliginiz için sevginiz için nereye giderseniz gidin sıkıntılar hep olacak önemli olan öyle zamanlarda eşe yaren olabilmek sıkıntıyı arttirmamak benim çok pismanliklarim var evliligimizde ne kadar basit şeyler mis diyorum şimdi siz öyle demeyin yıllar sonra
 

dfndefne

New member
Sağolun fikirleriniz için evet haklısısınız insanlar başka ülkelere taşınıyor ama bizim durumumuzda eşim ailesinin yanına yerleşmiş olacak ve ailesi sınırlarını bilmeyen sabah akşam birlikte yatıp kalkan bir aile ve ben orada bayan olarak ailemin eksikliğini hissedip sürekli kendimi kötü hissedeceğim çünkü oradakiler beni kızı gibi görmüyor. Ve oraya gidersek maddi olarak ben ailemden destek kabul etmeyeceğim bu defa maddi sıkıntılar yaşayacağız. Ve bir bayan doğum yapacak vs herzaman ailesinden birine ihtiyacı olacak . Evet istanbula bizi bağlacak bir şey yok ama istanbulda iş imkanları daha geniş. Eşimi ben hiç bir zaman aileme kötülemedim sadece bu taşınma meselesinde sıkıntı yaşadığımızı duymuş oldular. Çünkü annemi aradı kızınıza akıl verin ben memleketime gidiyorum peşimden gelsin diye annem hiç böyle şeyler beklemiyordu cevap olarak ağlayabilmiş sadece..
 

dfndefne

New member
Evet desteğime ihtiyacı var farkındayım ve bende herzaman destek olmaya çalıştım, hadi birlikte iş ilanlarına bakalım dedim , hiç bir zaman iş bul vs, demedim. Ama zor günler ise benim daha zor günlerim babam çok rahatsız ve sadece bir kız kardeşim var onun ise dört kardeşi var bu durumda onun bana destek olması gerekmez mi yanlış mı düşünüyorum.
 

dfndefne

New member
Ayriyeten eşim beni bırakıp gideceğinde kalbimi çok kırdı ozaman inşallah senin kız kardeşinde aynı sorunu yaşar dedim . İnanırmısınız kız kardeşi bundan bir ay sonra eşiyle aynı bu memleket probleminden dolayı tartışma yaşadı ve şu anda boşanıyorlar. Tabiki ben boşanmalarını istemezdim ve çok üzüldüm ama inandım insanoğlu yaşattığını yaşıyor..
 
Son düzenleme:

Nuray19

New member
Merhaba, öncelikle yazıma önem verip cevap yazan herkese şimdiden teşekkür ederim. biz eşimle yaklaşık bir yıl görüştükten sonra evlendik. şuan bir buçuk yıldır evliyiz. bu kısa evlilik sürecinde bir sürü sorun yaşadık. şuanda ise o küçük de olsa yaşanan bütün sorunların dışında çok büyük bir problemimiz var. Oysa ben evlenmeden önce kendimi evliliğin bilincinde olan insan hayatını etkileyen en önemli şeylerden biri olduğunu düşünen ve inşallah iyi bir yuva kurarım diye dua eden biriydim. Şuan neden bunları yaşıyorum diye isyana girmemek için kadere bağlayıp düşünmemeye çalışıyorum. Biz ikimizde İstanbul'da çalışıyorduk şuan ikimizde işsiz kaldık. İkimizin de memleketleri farklı farklı ama eşim ısrarla kendi memleketine taşınmak istiyor. Bende diyorum ki biz artık evli insanlarız birimizin dediği olamaz ozaman bende kendi memleketime taşınmak isterim diyorum ve sende benim memleketimi kabul etmezsin diyorum. Hal böyle olunca hem evimizi buraya kurduk burada yaşamaya devem edelim burada iş imkanı da daha fazla diyorum buna da yok diyor ısrarla benim memleketim ben erkeğim sen bana uyacaksın diyor. Halbuki kendisinin memleketinde ailesinin maddi durumu kötü kardeş sayısı fazla kendi kendilerini zor idare ediyorlar ama bizim memlekette bizim dükkanımız var evimiz var ve babam şuan çok rahatsız kalp hastası dükkana gidemiyor uzun zamandır bayan haliyle annem gidiyor, bir kız kardeşim var. İçgüveyi olmak istemiyor desek değil evlenme süreçlerimizden beri babam bizim için bir sürü masraf yaptı ve bir yıldır kiramızı benim ailem veriyor ve bütün bunları yaparken de hiç bir zaman dile bile getirmediler ailemi övmek gibi olmak istemiyorum ama ailem çok mütevazi ve anlayışı siz mutlu olun biz başka bir şey isteniyoruz nerede mutlu olacaksanız orada yaşayın diyorlar. Okadar çok detay var ki onun ailesi söz, nişan düğün hiç bir zaman beni gelin yerine koymadılar ne aradılar bişey yapılması lazım mı diye nede sordular düğünde sadece bir bilezik taktılar evlerine yatılıya gittim ayıptır bunları söylemesi ama ne elime bir havlu ne ayağıma bir terlik gelinmiyim dış kapıdan bir insanmı belli değil. Aslında düşününce kültürler çok farklı belki bütün sorunlar bundan kaynaklanıyor ama bende eşimi seviyorum yuvamız dağılsın istemiyorum ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Bende kesinlikle onun memleketine gitmek istemiyorum orada bir tane arkadaşım yada tanıdığım hiç kimsem yok oraya gidersem psikolojimin bozulacağını düşünüyorum. Geçenlerde çok tartıştık açıkçası bende hiç bir zaman alttan almadım ben gidiyorum sen de arkamdan gelirsin dedi bende gelmeyeceğim dedim tavrımı koydum . Ciddi ciddi gidiyor baktım ben giderim sonra kamyon gönderir eşyaları aldırırım diyor bende sert tavrımı değiştirdim biraz burası bizim evimiz ben buradayım sen gelene kadar bekleyeceğim diye. Git biraz aileni gör gel ben buradayım dedim. Gitti yaklaşık yirmi gün kaldı geldi. Bİzim akrabalar iş buldu ben o işte çalışmam bu işte çalışmam dedi şuan evde oturuyor uzun zamandır çalışmıyor iş bulmaya uğraşmıyor. Gitme gelme konularını geldiğinden beri açmıyor ama her an açabilir . Bende ne yapmam gerektiğini bilmiyorum bir yılda çok yıprandım nerdeyse bana şiddet bile uygulayacağı oldu beni ailesine tercih etti, normalde beni ailesine hiç kötülemezdi benimde onlara karşı hiç bir saygısızlığım olmadı aramızda hep bir mesafe oldu ama ozamanlar ilk defa beni ailesine kötüledi kulaklarımla duydum, normalde böyle biri değildi sevgi dolu şen şakrak, ince düşünceli ama şimdi bu yaşananlardan sonra bu evliliği toparlayabilir miyiz hala bu konu kapanmış değil her an açılabilir bu sefer tavrım ne olmalı yol gösterirseniz sevinirim..

Aslında karşılıklı olarak AİLE olmayı becerebilseniz nereye giderseniz gidin huzur sizinle gelecektir. Ama aile olamadiniz mi isterse eşit km lerde uzaklıkta olun huzur bulamazsınız.
Bana sorarsanız mesele memleket meselesi değil karşılıklı anlayış birbiriyle hemdem olma meselesi. Eşinizin bu şekilde ben erkeğim benim dediğim olacak şeklinde söylemleri sizin tepenizi artırıp sinirlarinizi zorlayabilir. Bir de sizi bırakıp gitmesi eminim çok kırıcı olmuştur. Olayın ailelere taşınması aile içi mahremiyete zarar da vermiş olabilir. Bunlar can sıkıcı.
Ama ikinizde ne hayallerle evlendiniz kimbilir ama daha ilk yillarinizda koca şehirde işsiz kalmissiniz. Hayat hiçte beklediğiniz gibi gitmiyor dıştan birilerine maddi anlamda muhtaç kalmissiniz.halbuki ikinizde calisiyordunuz ve herşey yolunda gitseydi bunlar olmayacaktı suan bu derdiniz yerine kimbilir başka mutluluklarınız olacaktı..

Ben nacizane şunu söyleyebilirim; eşiniz açısından bakın bir erkek evleniyor ve bir yıl sonra işsiz kalıyor başkasına muhtaç oluyor bunlar çok yıpratıcı, önceden böyle değildi diyorsunuz demekki onu zorlayan şeyler var. Anlayışlı biriyken birden benim dediğim olacak deyip sizi bırakıp gidebiliyor demekki gerçekten zor durumda. eşinize sığınmaya çalışın. Ona şefkat gösterin ne yasanirsa yasansin biz beraberiz duygusunu hissettirin. Aile olmaya çalışın lütfen. Bizler evleniyoruz tonla eşya alınıyor düğün dernek ama aile olmayı kimse öğretmiyor. Zaten birbirinize sevgiyle baglansaniz ne o sizi zorlar ne siz diretirsiniz.

Biz 5 yıllık evliyiz ve hayatımızın en zor yılları esiminde benimde. Bı turlu ne fiziki ne ruhi rahata eremedigimiz gibi dış ve iç etkenler sürekli aleyhimize işledi. Eşim bir gün şunu dedi "hanım biz hayatımızın önce kışını yaşadık sonra baharını yaşayacağız inşallah" evliliğin ilk yıllarında zaten genel anlamda insanlar sorun yaşıyor ama bu bir süreç ve karşılıklı hoşgörü ve ACİK İLETİSİM le o süreç daha kavgasız ve sakin geçiyor.
Eşinizi karşınıza alin ve başarabilirseniz birbirinizi suclamadan derde çare arar gibi konuşun. Beklentilerinizi kaygilarinizi anlatın ona da sorun sakince. Anlamaya çalışın. bu hayat sizin ve en doğru kararı yine ikiniz vereceksiniz.zannediyorum bu konuşmayı güzel gecirebilirseniz ortak bir karar verirsiniz ..
 
Merhabalar
Defne hanım.
Ben de sizin yaşadıklarınızın benzerini yaşamış biri olarak kendi bakış açımdan birşeyler söylemek istiyorum.
Öncelikle eşinizin neden sizin memleketinize gelmek istemediği önemli. Bana sanki onların yardımlarının altında ezileceğinden korktuğu için gitmek istemiyor olabilir. Ataerkil bir toplum yapısına sahip olduğumuz için iç güveysi olmak erkeklerin pek hoşuna gitmiyor.
İkinci olarak sizin de eşinize neden onun memleketine gitmek istemediğinizi söylemeniz anlatmanız gerekiyor. Eleştirmeden hissettiklerinizi eşinizin anlamasını sağlamanız gerekiyor.
Anladığım kadarıyla eşinizin ailesiyle aynı evde oturmayı düşünüyor eşiniz. Hiç birşey olmaz değil ancak sizin ve karşı tarafın birbirinize karşı olan tavırlarını gözden geçirerek karar vermelisiniz. Eğer başka bi evde oturacaksanız bunda çok bi sıkıntı olmaz bence. İnsan her duruma alışıyor buna da alışırsınız. Önemli olan olaylar karşısında sizin nasıl bir tavır sergileyeceğinizdir.
Şöyle bir durum da var eşinizin çalışmayı isteyip istememesi. Böyle bir durumda istediği gibi bir iş bulamayacağını düşünerek bazıları çalışmak istemiyor. Eşinizin ne istediğini anlamanız gerekiyor. Öncelikle eşinizin bu durumda kendini nasıl hissettiğini ve sonrası için ne düşündüğünü anlamanız gerekiyor. Bu da eleştirmeden karşılıklı duygu paylaşımıyla olacaktır. Çözümü bulursunuz inşaallah. Selametle...
 

baharibeklerken

New member
Merhaba, öncelikle yazıma önem verip cevap yazan herkese şimdiden teşekkür ederim. biz eşimle yaklaşık bir yıl görüştükten sonra evlendik. şuan bir buçuk yıldır evliyiz. bu kısa evlilik sürecinde bir sürü sorun yaşadık. şuanda ise o küçük de olsa yaşanan bütün sorunların dışında çok büyük bir problemimiz var. Oysa ben evlenmeden önce kendimi evliliğin bilincinde olan insan hayatını etkileyen en önemli şeylerden biri olduğunu düşünen ve inşallah iyi bir yuva kurarım diye dua eden biriydim. Şuan neden bunları yaşıyorum diye isyana girmemek için kadere bağlayıp düşünmemeye çalışıyorum. Biz ikimizde İstanbul'da çalışıyorduk şuan ikimizde işsiz kaldık. İkimizin de memleketleri farklı farklı ama eşim ısrarla kendi memleketine taşınmak istiyor. Bende diyorum ki biz artık evli insanlarız birimizin dediği olamaz ozaman bende kendi memleketime taşınmak isterim diyorum ve sende benim memleketimi kabul etmezsin diyorum. Hal böyle olunca hem evimizi buraya kurduk burada yaşamaya devem edelim burada iş imkanı da daha fazla diyorum buna da yok diyor ısrarla benim memleketim ben erkeğim sen bana uyacaksın diyor. Halbuki kendisinin memleketinde ailesinin maddi durumu kötü kardeş sayısı fazla kendi kendilerini zor idare ediyorlar ama bizim memlekette bizim dükkanımız var evimiz var ve babam şuan çok rahatsız kalp hastası dükkana gidemiyor uzun zamandır bayan haliyle annem gidiyor, bir kız kardeşim var. İçgüveyi olmak istemiyor desek değil evlenme süreçlerimizden beri babam bizim için bir sürü masraf yaptı ve bir yıldır kiramızı benim ailem veriyor ve bütün bunları yaparken de hiç bir zaman dile bile getirmediler ailemi övmek gibi olmak istemiyorum ama ailem çok mütevazi ve anlayışı siz mutlu olun biz başka bir şey isteniyoruz nerede mutlu olacaksanız orada yaşayın diyorlar. Okadar çok detay var ki onun ailesi söz, nişan düğün hiç bir zaman beni gelin yerine koymadılar ne aradılar bişey yapılması lazım mı diye nede sordular düğünde sadece bir bilezik taktılar evlerine yatılıya gittim ayıptır bunları söylemesi ama ne elime bir havlu ne ayağıma bir terlik gelinmiyim dış kapıdan bir insanmı belli değil. Aslında düşününce kültürler çok farklı belki bütün sorunlar bundan kaynaklanıyor ama bende eşimi seviyorum yuvamız dağılsın istemiyorum ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Bende kesinlikle onun memleketine gitmek istemiyorum orada bir tane arkadaşım yada tanıdığım hiç kimsem yok oraya gidersem psikolojimin bozulacağını düşünüyorum. Geçenlerde çok tartıştık açıkçası bende hiç bir zaman alttan almadım ben gidiyorum sen de arkamdan gelirsin dedi bende gelmeyeceğim dedim tavrımı koydum . Ciddi ciddi gidiyor baktım ben giderim sonra kamyon gönderir eşyaları aldırırım diyor bende sert tavrımı değiştirdim biraz burası bizim evimiz ben buradayım sen gelene kadar bekleyeceğim diye. Git biraz aileni gör gel ben buradayım dedim. Gitti yaklaşık yirmi gün kaldı geldi. Bİzim akrabalar iş buldu ben o işte çalışmam bu işte çalışmam dedi şuan evde oturuyor uzun zamandır çalışmıyor iş bulmaya uğraşmıyor. Gitme gelme konularını geldiğinden beri açmıyor ama her an açabilir . Bende ne yapmam gerektiğini bilmiyorum bir yılda çok yıprandım nerdeyse bana şiddet bile uygulayacağı oldu beni ailesine tercih etti, normalde beni ailesine hiç kötülemezdi benimde onlara karşı hiç bir saygısızlığım olmadı aramızda hep bir mesafe oldu ama ozamanlar ilk defa beni ailesine kötüledi kulaklarımla duydum, normalde böyle biri değildi sevgi dolu şen şakrak, ince düşünceli ama şimdi bu yaşananlardan sonra bu evliliği toparlayabilir miyiz hala bu konu kapanmış değil her an açılabilir bu sefer tavrım ne olmalı yol gösterirseniz sevinirim..

Bir çok kez cevap yazmak istedim ama tamamlamak nasib olmadı. Yazdığım birşey geniş olunca burayı işgal etmemek ve konuyu dagitmamak için başlık açtım. Surdan okuyabilirsiniz isterseniz Evlilikte İlk Yılların Paylaşımları
 

baharibeklerken

New member
[MENTION=13599]dfndefne[/MENTION] hanım. ( Umarım bu defa tamamlamayı basarabilirim :) , ve değinmek istediğim konulara deginebilirim.)
Evlilikle ilgili umduğunuz gibi gitmeyisi, esinizin ailesinin muamelelerinin sizde oluşturduğu duygu, üstüne birde bahsettiginiz problemler derken bunalmissiniz galiba.
Öncelikle esinizin bırakıp gitme denemesi sizi oldukça incitmis onunla geçecek bir ömre güveninizi de sarsmis olabilir.
Yazilan Cevaplar sizde anlasilmadiginiz hissini oluşturmuş ta olabilir. Lakin soruyu soran siz oldugunuz için, çözüm onerileri de sizin bakış açınıza yönelik fikir verici şekilde gelecektir.
Icimde bazı konularda hala kızgınlık olsa da zamanla gelişen bakış açımı paylaşmak istiyorum. Bir kısmını zaten arkadaşlar dile getirmiş, tekrara düşmem umarım.

Bir erkeğin Evlilikte en mühim rolü geçim temini malum. Ilk yılların kaygısı nin üstüne işsiz kalması eklenmiş, yani şu an kendini bu Evlilikte en önemli vazifesini yapması engellenmiş hissediyordur. Başka iş apayrı bir mevzu. cocuklugundan beri herşeyini feda etmesi okumaya, okumayı işe endeksli sunulmuş bir insanın birden bire kabullenmesi kolay değil. Bir taraftan evlilik öncesi masrafları babanızın üstlendiğini söylüyorsunuz. Bu da yetersizlik ve mahcubiyet minnet altında kalma hissettirmis olabilir. Açıkçası ben de olsam daha fazla minnet yükü altına girmemek için fersah fersah kacardim. her ne kadar dile getirmemis olsanız da bu sizde bir mesele olmuş, ki bunu mutlaka hisseder. Üstüne bu da iyice bir yük. Dolayısıyla bu hislerle ailenizin sizin yanlarında olmanıza ihtiyacını da akli yönden oranın mantıklı oluşunu da goremeyebilir. Ancak onun bu hislerine erisebildiginizde ve sizin anladiginizi hissettiginde kendini rahat hissedecektir ve sizin hislerinize odaklanabilir.

Insan kendini bu denli sıkışmış hissettiginde ne ister. Cocukluguna dönmek, cocuklugunda sığındıgi mekan ve kisilere yönelerek kendini güvende hissetmek. Eşinizin memleket ısrarınin arkasında bu hissin etkisi de olabilir. Sizde düşünün kendi memleket israrinizda bu hissin etkisi var mı diye.
Ona sırtınızı dayayacaginiz bir yetişkin gözüyle değil, bir de çocuk gözüyle bakın. Göreceğiniz şeyler şefkat damarinizi harekete geçirecek, nerde olursak olalım ne önemi var diyeceksiniz. Icinizdeki küçük kızın da farkına vardikca , ne badirelerden geçmiş de bugüne gelmiş o küçük çocuk, küçük kıza güven verecek.
Bu sıkıntılar belki aile olma aidiyet kurma surecinizi hizlandirip Hayır olacak kim bilir. Her ne yasarsak önemli değil, önemli olan birbirimizle hemdem olma adına kullanabiliyor muyuz yasadiklarimizi.
Başka konularda var değinmek istediğim, fırsat bulurum umarım.
 

dfndefne

New member
Çocukluğa dönme hissi farklı bir bakış açısı olmuş. Haklısınız o şekilde olmuş olabilir. Ama şuan benim ailem gelin biz size bakalım demiyor. Dükkanın başına geçin artık siz idare edin kazancınız olsun diyor. Yani bunun için bir baskı ya da ısrar etmiyorlar. Bu durumda da kendisi çalışacak kendisi kazanacak. Kimseye de minnet duymamış olacak. Ve bu zamana kadar dediğim gibi ailem ağzını açıp ne eşime ne bana yaptıklarının lafını bile etmediler hatta eşim alınmasın diye alttan yapmaya çalıştılar bu yardımları. Eşimin alınmasını düşünen hassas bir ailem var dediğim gibi tekrar etmiş oldum ama benden daha anlayışlılar bütün konularda. Sonuçta eşimin memlekette ne iş ne ev hiç bir şeyin olmadığını görerek te benim onun peşinden sürüklenmem hiç mantıklı değil. Ve şurada bir yanlışlık olmuş sanırım düğün masraflarında eşim ezilmedi kendi parasını biriktirmişti kendi payına düşen harcamaları kendi yaptı. Bana düşen masrafları benim ailem yaptı. Onun ailesi müdahil olmadı demek istediğim. Bunlarda önemli konular değil ama biraz ayrıntı yazmış oldum..Değinmek istediğiniz diğer konuları ve diğer başlığınızı takip edeceğim. Benim için iyi olacak. Sağolun...
 
Son düzenleme:

Duygumetee

New member
Çocukluğa dönme hissi farklı bir bakış açısı olmuş. Haklısınız o şekilde olmuş olabilir. Ama şuan benim ailem gelin biz size bakalım demiyor. Dükkanın başına geçin artık siz idare edin kazancınız olsun diyor. Yani bunun için bir baskı ya da ısrar etmiyorlar. Bu durumda da kendisi çalışacak kendisi kazanacak. Kimseye de minnet duymamış olacak. Ve bu zamana kadar dediğim gibi ailem ağzını açıp ne eşime ne bana yaptıklarının lafını bile etmediler hatta eşim alınmasın diye alttan yapmaya çalıştılar bu yardımları. Eşimin alınmasını düşünen hassas bir ailem var dediğim gibi tekrar etmiş oldum ama benden daha anlayışlılar bütün konularda. Sonuçta eşimin memlekette ne iş ne ev hiç bir şeyin olmadığını görerek te benim onun peşinden sürüklenmem hiç mantıklı değil. Ve şurada bir yanlışlık olmuş sanırım düğün masraflarında eşim ezilmedi kendi parasını biriktirmişti kendi payına düşen harcamaları kendi yaptı. Bana düşen masrafları benim ailem yaptı. Onun ailesi müdahil olmadı demek istediğim. Bunlarda önemli konular değil ama biraz ayrıntı yazmış oldum..Değinmek istediğiniz diğer konuları ve diğer başlığınızı takip edeceğim. Benim için iyi olacak. Sağolun...
merhabalar arkadaşım bende aralarda yazdıklarınızı takip etmeye çalışıyorum. Öncelikle Allah yardımcınız olsun yaşadıklarınız kolay şeyler değil işinizi evinizi kaybetmiş olmak. Tabi ki bir erkek için bu çok daha zor. Bende [MENTION=5246]baharibeklerken[/MENTION] arkadaşıma katılıyorum aslında altta yatan sebep şu gibi siz yeni evlenmişsiniz ve evlenirken ailenizin karşısında işi gücü yerinde genç bir delikanlı gibiyken bir anda ve kısa süre sonra işini kaybetmiş oluşu mahcubiyet hissi veriyordur. İyi kötü ailemle bişeyler yapıp o mahcubiyetten kurtulurum diye düşünmüş olabilir. öte yandan ailenizin göstermiş olduğu anlayış davranış zaten takdire şayan ayrı bbir kalite sergilemişler eşiniz bunun zaten farkındadır emin olun. İşler yoluna girer düzlüğe çıktığınızda bunu ifade eder unutulacak birşey değildir.
Benim naçizane tavsiyem her ne kadar size çok ters ve mantık dışı gelse de eşiniz istiyor diye memleketine gidin ve deneyin. yani olmayacaksa da eşinizle birlikte yaşayarak görün o da ya haklıymışsın desin. Tabi ki siz bir bayan olarak babanızın rahatsız oluşunu ayrıca düşünüp yanında yer almak istiyorsunuz ben olsam ben de öyle düşünürdüm ama işte öte yandan koca denilen kişiye karşı da sorumluluklarımız var. itaat etme gibi bi yükümlülüğümüz var. Bunları da düşünerek önce Allaha sonra da eşinize dayanarak yola çıkın bunu da ifade edin. Benim için önemli olan seninle olmak herşey gider gelir yeterki birlikte olalım diye. Allah kolaylıklar versin. Umarım sizin için herşey Allah’ın lütuflarıyla gerçekleşir.
 
Çocukluğa dönme hissi farklı bir bakış açısı olmuş. Haklısınız o şekilde olmuş olabilir. Ama şuan benim ailem gelin biz size bakalım demiyor. Dükkanın başına geçin artık siz idare edin kazancınız olsun diyor. Yani bunun için bir baskı ya da ısrar etmiyorlar. Bu durumda da kendisi çalışacak kendisi kazanacak. Kimseye de minnet duymamış olacak. Ve bu zamana kadar dediğim gibi ailem ağzını açıp ne eşime ne bana yaptıklarının lafını bile etmediler hatta eşim alınmasın diye alttan yapmaya çalıştılar bu yardımları. Eşimin alınmasını düşünen hassas bir ailem var dediğim gibi tekrar etmiş oldum ama benden daha anlayışlılar bütün konularda. Sonuçta eşimin memlekette ne iş ne ev hiç bir şeyin olmadığını görerek te benim onun peşinden sürüklenmem hiç mantıklı değil. Ve şurada bir yanlışlık olmuş sanırım düğün masraflarında eşim ezilmedi kendi parasını biriktirmişti kendi payına düşen harcamaları kendi yaptı. Bana düşen masrafları benim ailem yaptı. Onun ailesi müdahil olmadı demek istediğim. Bunlarda önemli konular değil ama biraz ayrıntı yazmış oldum..Değinmek istediğiniz diğer konuları ve diğer başlığınızı takip edeceğim. Benim için iyi olacak. Sağolun...
Merhaba defne hanım
Dışarıdan bir bakış olarak benim dikkat ettiğim nokta mantıklı karar vermek istiyorsunuz ancak biraz da eşinizin ailesinden kaçmaya çalışıyormuşsunuz gibi geldi. Bunı kendimi eşinizin yerine koyarak söylüyorum. Tamam babanız rahatsız olabilir ancak eşiniz babanızın işini sürdürebilecek fıtrata sahip mi ? Ya eşinizin belli bir süre sonra işine dönerse sizin ailenizin kendilerini ortada kalmış gibi hissetmezler mi acaba. Babanızın dükkanı varsa bir iş yeri sahibi olarak kendince çözüm bulabilir. Dükkanda çalışacak birisini bulabilir. Bence eşinizin ne istediğini de anlamaya çalışın belki de işine hiç dönmeyecek ve ömür boyu bir dükkana takılı kalacak Peki eşiniz bu işi kaldırabilecek kapasitede mi acaba. Çok yönlü düşünerek karar vermek bence daha mantıklı olacaktır. Umarım size de bir bakışaçısı olur selametle...
 

baharibeklerken

New member
Çocukluğa dönme hissi farklı bir bakış açısı olmuş. Haklısınız o şekilde olmuş olabilir. Ama şuan benim ailem gelin biz size bakalım demiyor. Dükkanın başına geçin artık siz idare edin kazancınız olsun diyor. Yani bunun için bir baskı ya da ısrar etmiyorlar. Bu durumda da kendisi çalışacak kendisi kazanacak. Kimseye de minnet duymamış olacak. Ve bu zamana kadar dediğim gibi ailem ağzını açıp ne eşime ne bana yaptıklarının lafını bile etmediler hatta eşim alınmasın diye alttan yapmaya çalıştılar bu yardımları. Eşimin alınmasını düşünen hassas bir ailem var dediğim gibi tekrar etmiş oldum ama benden daha anlayışlılar bütün konularda. Sonuçta eşimin memlekette ne iş ne ev hiç bir şeyin olmadığını görerek te benim onun peşinden sürüklenmem hiç mantıklı değil. Ve şurada bir yanlışlık olmuş sanırım düğün masraflarında eşim ezilmedi kendi parasını biriktirmişti kendi payına düşen harcamaları kendi yaptı. Bana düşen masrafları benim ailem yaptı. Onun ailesi müdahil olmadı demek istediğim. Bunlarda önemli konular değil ama biraz ayrıntı yazmış oldum..Değinmek istediğiniz diğer konuları ve diğer başlığınızı takip edeceğim. Benim için iyi olacak. Sağolun...

Evet masraf konusunda öyle anlamıştım izahiniz duzeltmis oldu. Tabi konu bütünlüğü içinde dagilmamasi icin bu da ayrı ele alınabilecek bir mesele. Aslında konunuzu ilk okuduğumdan beri kendi surecime gitmeme ve tekrar değerlendirmeme vesile oldu. Ve satirlarinizda açmak istediğim bir çok yer var. Ama bunları ayrı konular açarak yapmak daha uygun olur sanırım.
Öncelikle şunu netlestirelim, asıl sorunumuz ne, bunun sınırlarını cizelim.
Evliliginizde gerek eşiniz ( kadere bağlıyor, isyan etmemeye çalışıyorum demenizden bu kanaate vardim) gerek ailesi yönünden umduğunuz gibi gitmeyen şeylerle karşılastiniz. Üstüne işsiz kalarak ilk yılların yükünü artıran bir imtihan yaşadınız. Şimdi de problemler esinizin memlekete taşınma isteği ile iyice gün yüzüne çıktı ve farklı bir boyut kazandı. Ve siz kesinlikle gitmeme kararında ısrarlısiniz, belki bir maceraya "sürüklenmek istemiyorsunuz". Eşiniz tavrını yalnız giderek netlestirdi, şimdi bir sessizlik olsa da yeniden patlak vermeden onu ikna etmenin çaresini arıyorsunuz.
Olayı doğru ozetleyebilfim mi bilmiyorum. Burda kendi icinizde cevap vereceğiniz bazı sorular sorulabilirsiniz.

Isterseniz bu konunun artılarını eksilerini bir kağıda yazabilirsiniz. Isteksiz olmaniza sebep olan etkenler neler. Bir kağıda akli mantıki yönler. Diğer kağıda duygusal yönleri. Kaygılariniz, korkularınız, hisleriniz vs. Aynı şeyi kendi memleketiniz ve bulunduğunuz yerde devam etme için de yapabilirsiniz. Isterse benzer bir şeyi eşinizden yapmasını teklif edebilir sonra bunlar üzerinde konuşabilirsiniz. Hızlıca değerlendirme çabasında olmanıza gerek yok, zamana yayabilirsiniz, önemli olan bu vesileyle hem kendinizi hem esinizin daha iyi tanımak. Belki konuşurken, falanca tanıdığım şöyle birşey yaşamıştı demesinden esinizin ne hissettiği veya bilincalti ile ilgili fikir sahibi olacaksıniz, aynı şekilde kendiniz aklınıza gelen bir anı ile derinlerdeki duygularinizla yüzleşme fırsatı bulacaksıniz. Bu da birbirinizi daha iyi tanimaniza vesile olacak.

Herşeye rağmen satır aralarından evliliginizde önceden var olan problemlerin memlekete gitmek istemeyisinize zemin teşkil ettigi kanaati edindim. Yani bu adam bu fedakarlıga değer mi sorusu içinizde cevaplanmasi gereken ilk soru olmalı belkide. Ne dersiniz.
 
Son düzenleme:
Üst