40 aylık-Herşeyi birlikte yapma isteği

mandylion

New member
Merhaba,

Bir durum ile ilgili; yaş döneminin özelliği mi yoksa bir yerlerde terslik mi var diye fikrinizi almak isterim.

Çalışan anneyim. Annanesi bakıyor. Ben de annem de; güvenli bağlanma, çocuğa tesir vb. konularında bilgi sahibi ve hassasız.

Oğlum her an ben/eşim veya annane ile birşeyler yapmak istiyor. Her an birlikte oynayalım, parkta birlikte oyun kuralım, bizimle yakalamaca oynasın vs.
Bir süredir dikkatimi çok çekmeye başladı. Örneğin, kaydırağa binecek, şura da 2 dk ben bankta oturayım sen kay diyorum. Sen de gel diyor, yoksa o da yanıma banka oturuyor. Şöyle kendisi kendi başına koşup dolaşmıyor. Peşinden gölge gibi bizi çağırıyor.

Bir restoranda yemek yiyoruz, servis gelene kadar canı sıkılıyor mesela hadi anne dolaşalım diyor kendisi dolaşıp gelmiyor.
Büyüklerle diyaloğu çok, sohbeti mahallelinin çok hoşuna gidiyor ama çocuklara hiç ilgisi yok. Çok yakınımızdaki kuzeni ile bile oynarken bizim de oyuna dahil olmamız için ısrarcı oluyor.

Aman düşersin, aman dikkat şeklinde bir üzerine titreme durumumuz da yok. Tek aklıma gelen; çalıştığım için iş sonrası uyuyana kadar tüm vaktimi onunla geçiriyorum.

Kafam karışıyor artık bizimkinin de anneden yavaş yavaş kopması gerekmez mi diyorum.

Fikriniz nedir? Ne önerirsiniz?
 
Merhaba,

Bir durum ile ilgili; yaş döneminin özelliği mi yoksa bir yerlerde terslik mi var diye fikrinizi almak isterim.

Çalışan anneyim. Annanesi bakıyor. Ben de annem de; güvenli bağlanma, çocuğa tesir vb. konularında bilgi sahibi ve hassasız.

Oğlum her an ben/eşim veya annane ile birşeyler yapmak istiyor. Her an birlikte oynayalım, parkta birlikte oyun kuralım, bizimle yakalamaca oynasın vs.
Bir süredir dikkatimi çok çekmeye başladı. Örneğin, kaydırağa binecek, şura da 2 dk ben bankta oturayım sen kay diyorum. Sen de gel diyor, yoksa o da yanıma banka oturuyor. Şöyle kendisi kendi başına koşup dolaşmıyor. Peşinden gölge gibi bizi çağırıyor.

Bir restoranda yemek yiyoruz, servis gelene kadar canı sıkılıyor mesela hadi anne dolaşalım diyor kendisi dolaşıp gelmiyor.
Büyüklerle diyaloğu çok, sohbeti mahallelinin çok hoşuna gidiyor ama çocuklara hiç ilgisi yok. Çok yakınımızdaki kuzeni ile bile oynarken bizim de oyuna dahil olmamız için ısrarcı oluyor.

Aman düşersin, aman dikkat şeklinde bir üzerine titreme durumumuz da yok. Tek aklıma gelen; çalıştığım için iş sonrası uyuyana kadar tüm vaktimi onunla geçiriyorum.

Kafam karışıyor artık bizimkinin de anneden yavaş yavaş kopması gerekmez mi diyorum.

Fikriniz nedir? Ne önerirsiniz?

Merhaba

Oyun kurarken onu destekler misiniz peki? Diyelim bir puzzle yapıyorsunuz, yerleştirimediği bir parça olduğunda nasıl yaklaşırsınız?

Siz yokken anneannesine de aynı şekilde mi davranıyormuş?
 

SRN

New member
Merhaba

Oyun kurarken onu destekler misiniz peki? Diyelim bir puzzle yapıyorsunuz, yerleştirimediği bir parça olduğunda nasıl yaklaşırsınız?

Siz yokken anneannesine de aynı şekilde mi davranıyormuş?
[MENTION=1236]Esma[/MENTION] hnm merhaba soruyu soran ben değilim ama cevabınız dikkatimi çekti. Ben kızım da 38 aylık puzzle oynarken yapamadigı parcayi bi iki defa deniyor sonra ben gösteriyorum. Bide böyle dene istersen diye. yanlış mi yapiyorum acaba?
 
[MENTION=1236]Esma[/MENTION] hnm merhaba soruyu soran ben değilim ama cevabınız dikkatimi çekti. Ben kızım da 38 aylık puzzle oynarken yapamadigı parcayi bi iki defa deniyor sonra ben gösteriyorum. Bide böyle dene istersen diye. yanlış mi yapiyorum acaba?

Bu tarz durumlarda aslında çocuk yardım istemeden müdahale etmemek daha doğru diye biliyorum. Müdahil olmasak belki bir kaç deneme sonra kendisi yapabilecek. Çocuk yardım istemeden edilen yardım aslında çocuğa "yapamadın ben yaparım" demek gibi, ne kadar tatlı dille yardım etmiş olsak da gerçek bu. Maria Montessori yanlış anımsamıyorsam "Fillerin nezaketi karıncaların felaketidir" diyordu. Bu tarz müdahil durumlar gizlice yetersizlik hissi aşılıyor. Yardım istediğinde zaman zaman bir kaç deneme yapıp, "ben de yapamadım sen tekrar dener misin" diye teşvik etmek gerek hatta. Çocuk ebeveyninin daima mükemmel olmadığını görmeli.
 

SRN

New member
Bu tarz durumlarda aslında çocuk yardım istemeden müdahale etmemek daha doğru diye biliyorum. Müdahil olmasak belki bir kaç deneme sonra kendisi yapabilecek. Çocuk yardım istemeden edilen yardım aslında çocuğa "yapamadın ben yaparım" demek gibi, ne kadar tatlı dille yardım etmiş olsak da gerçek bu. Maria Montessori yanlış anımsamıyorsam "Fillerin nezaketi karıncaların felaketidir" diyordu. Bu tarz müdahil durumlar gizlice yetersizlik hissi aşılıyor. Yardım istediğinde zaman zaman bir kaç deneme yapıp, "ben de yapamadım sen tekrar dener misin" diye teşvik etmek gerek hatta. Çocuk ebeveyninin daima mükemmel olmadığını görmeli.

Teşekkür ediyorum, çok güzel açıklamış sınız. "Fillerin nezaketi karıncaların felaketidir." Sözde çok anlamlı ve yerinde olmuş.
Sevgiler
 

mandylion

New member
Merhaba

Oyun kurarken onu destekler misiniz peki? Diyelim bir puzzle yapıyorsunuz, yerleştirimediği bir parça olduğunda nasıl yaklaşırsınız?

Siz yokken anneannesine de aynı şekilde mi davranıyormuş?

Onu oyunlarda tamamlayıcı olmuyorum ancak ikinci sorunuz beni düşündürdü. Şöyle bir örnek aklıma geldi örneğin; ayakkabısını kendisi giyebiliyor. Benimleyken ayakkabısını giymemek için 40 takla atıyor, bekliyorum oğlum sen giyene kadar ben de çantamı toplayayım, ayakkabımı boyayayım vb. şeklinde onu ayakkabısını kendi giymesine yönlendirmeye çalışıyorum. Ama evden çıkması yarım saati bulabildiği için annanesi çoğu zaman onu giydiriyor, yemeğini kendisi yediriyor ve yazdıkça aklıma gelen bir çok örnek...

Uff. Çalıştığım için içime yine bir acı oturdu.
 
Onu oyunlarda tamamlayıcı olmuyorum ancak ikinci sorunuz beni düşündürdü. Şöyle bir örnek aklıma geldi örneğin; ayakkabısını kendisi giyebiliyor. Benimleyken ayakkabısını giymemek için 40 takla atıyor, bekliyorum oğlum sen giyene kadar ben de çantamı toplayayım, ayakkabımı boyayayım vb. şeklinde onu ayakkabısını kendi giymesine yönlendirmeye çalışıyorum. Ama evden çıkması yarım saati bulabildiği için annanesi çoğu zaman onu giydiriyor, yemeğini kendisi yediriyor ve yazdıkça aklıma gelen bir çok örnek...

Uff. Çalıştığım için içime yine bir acı oturdu.

Evet, durumu görmüşsünüz. Anneanne çocuğun yavaşlığına uyum sağlamayıp kendi hızına yetişsin istiyor demekki. Vaktinde verilmeyen özerklik şimdi güvensizlik olarak açığa çıkmış. 40 aylık bir çocuk dediğiniz gibi özbakımında etkindir aslında. İhtiyacı da kademe kademe ona destek olan bir ebeveyndir. Ve her gelişim aşaması çocuğu daha da keyiflendirir, bir üst basamağa çıkmak için istek duyar. Gelişimi engellendiğinde ise önce ya hırçınlaşır ya da durumu kabul edip edilgen ve bağımlı tavırlar takınır. Suçluluk hissi yerine bu konuya yoğunlaşabilirsiniz bence, hatta ilk mesajınızda annenizin hassas davrandığından bahsetmişsiniz. Bu konuyu konuşursanız olumlu dönüş alabilirsiniz, radyo kayıtlarını birlikte dinleyebilirsiniz annenizle. Adım adım çocuğunuza özerkliğini iade edebilirseniz sorun çözülür sanırım. Harika Çocuk Nasıl Yetiştirilir kitabını okumuş muydunuz? Bir çocuğa bu konuda adım adım nasıl rehberlik edilebilir, sade bir dille anlatıyor.
 
Dün okudum henüz, sanırım [MENTION=9]Gonca Anıl[/MENTION] hanım paylaşmıştı; çocuklarla oynamaktan kaçınan bir çocuğun, ebeveynleri tarafından "hadi bak arkadaşla oyna" tarzında sürekli direktiflere maruz kaldığı için güven duygusunu yitirdiğini ve bu yüzden kaçındığını yazmıştı. Çocuk kendi haline bırakılsa tercihine saygı duyulsa böyle olmayacak aslında ki ebeveynleri bu tutumlarını bırakınca bahsi geçen çocuk yavaş yavaş diğer çocuklar ile oynamaya başlamış. Çocuğun başka bir çocukla iletişimi konusunda da ona zaman vermek, güven duymasını beklemek bu zemin oluşmadan çocuğu hadi oyna, diye yönlendirmeye çalışmamak gerek.
 
Üst